25 Ocak 2013 Cuma

En iyi puset hangisi

en iyi pusetin hangisi olduğu sorusunun cevabını bu dünya üzerinde verebilecek bir kişi şu an için yok maalesef. Piyasadaki her bir pusetin avantajları ve dezavantajları var. Puset seçerken dikkat edilmesi gerekleri bu yazımda belirtmiştim. Sizin için hangi özellikler önemliyse onları önceliklendirmekte yarar var. Hem ucuz hem bütün istediğimiz özelliklere sahip hafif bir puset bulmak maalesef şu anda mümkün değil ancak birkaç sene sonra bu pusetin üretileceğine eminim.

Alışveriş merkezlerinde özellikle İstinye Park'a çok gittiğim için orada insanlar hangi pusetleri seçmiş diye bakıyorum da çoğunlukla Concord Neo'yu görüyorum. 

Kendi sınıfındaki en iyi pusetlerden biri bu arada sınıf ayırırken fonksiyon ve agırlık bakımından sınıflandırmanın daha doğru olacağını düşünüyorum. Ah bir de ağır olmasan Concord  gerçekten mükemmel olacaktın. Kumaşı harika, ana kucağı çok kullanışlı ve kendisiyle aynı renkte. Çift yönlü kullanılabiliyor.Ön tekerleklerinin şekli çok mantıklı manevra kabiliyetini arttırıyor ve denge sağlıyor.Tek dezavantajı ağırlığı dediğim gibi çok hafif bir puset sayılmaz ancak şu anda seçeneklerimizden biri olarak görünüyor.

İlk 6 hatta belki 9 ay ana kucağı ile kullanabileceğim bir model arıyorum. Birçok insan bu şekilde istediği bir puseti alıyor sonra ileride çocuk ağırlaşınca hafif baston pusetlere geçiş yapıyor. 10 kilo üzeri arabaları çocuk büyüyünce taşımak gerçekten çok zor. Maclaren'lerin baston pusetlerinin ününü herkes duymuştur. Gerçekten baston pusette her ihtiyaca yönelik çeşitleri mevcut. Keşke 5 kilo ve ana kucağı takılabilen bir model olsaydı ama maalesef öyle bir model henüz yok ama ona en yakını Bugaboo Bee modeli. 

Maxi-cosi ve Cybex ana kucakları adaptör yardımıyla takılabiliyor. 8,5 kg. Bana biraz küçük geldi çocuk büyünce kullanmak zor olurmuş gibi geldi ancak daha detaylı bütün pusetleri tekrar inceleyeceğim sonra vakti gelince. Şu anda sadece fikir sahibi olmak için biraz bakınıyorum. Düşüncelerimi de sizinle paylaşayım edim. Puset seçiminin ne kadar zor olduğunu biliyorum. İnsanın fikri sürekli değişiyor ve her geçen gün yeni bir şeyin farkına varıyor.
Bu arada asla almayacağıma kesin kararlı olduğum puset Orbit'tir. 
Hiç beğenmiyorum. Dönmesi çok güzel evet ama alışveriş arabasına benziyor bence kimse böyle düşmemiş olabilir bana öyle geliyor çok hantal bence. Bir de gereksiz pahalı zaten. Stokke için de önyargılarım vardı ancak gerçekten çok kaliteli ve tasarımı çok şık ve güzel, kabul etmek lazım. Son zamanlarda bundan alışveriş merkezlerinde oldukça sık görür olduk.

Alışveriş merkezlerinde bir de Bebe Confort'ları çok görüyorum. Loola, Loola-up, Elea ve Streety modelleri.
Streety çok görmedim. Piyasadaki en uygun fiyatlı travel sistem puset olarak dikkat çekiyor. Ancak dezavantajlarına bakmak lazım. Loola düşünmüyorum tutma yerleri ayrı ayrı(baston pusetlerdeki gibi) ben bütün bar olsun istiyorum böylece arabayı tek elle sürüp yönlendirebiliyorsunuz. Loola-up ve Elea modellerini ben çok beğendim keşke daha hafif olsalar ama ana kucağıyla çok rahat kullanabileceğimi düşünüyorum.


Özet: İnternetten bilerek araştırma yaparak giderseniz satıcıların size alakasız bir puset satmasını önlemiş olursunuz. ayrıca mutlaka puseti kendiniz birkaç kez deneyin sürün açıp kapatın. bunlar en önemli şeyler. Kendiniz karar verin çünkü kişilerin tercihleri çok değişebiliyor. Benim karar vermek için daha aylarım var. Bu konuda daha fazla yazı yazarım ileriki günlerde... Şimdilik araştırmaya devam...

23 Ocak 2013 Çarşamba

Hamilelikte beslenme

Kimi hamilenin ilk aylarda çok fazla bulantısı olur. Bu sebeple zaten her şeyi yiyemez. Mide yanması ise neredeyse bütün hamilelerin ortak şikayetidir. bulantıya karşı bana en iyi gelen şeyler bana tavsiye edildiği gibi Çucuk Kraker, Sade Grissini, limon ve maden suyu oldu. Maden suyunu her gün içiyorum normalde hiç içtiğim birşey değilken hamilelikte herhalde ihtiyaç duyduğu mineralleri vücut bu şekilde karşılamak istiyor. Herşeye limon sıkmak istiyorum. Bir de canım brokoli, ıspanak falan çekmeye başladı. Nutella yerine bunları çekmesi hayret verici.
  • Hamilelikte özellikle dengeli beslenmek gerekiyor. Her gün sebze, meyve, tahıl ve et grubundan dengeli bir menü oluşturmalıyız. Ben mesela bir öğünde sebze yediysem diğer öğünde tavuk, balık yiyorum. Sabah tam tahılllı ekmekle kahvaltı (tam tahıllı kahvaltılı gevrekler de olur) da yaptınız mı bu gerekli besinleri de almış oldunuz.Ara öğünlerde süt, yoğurt, meyve vazgeçilmezim.
  • Öğünleriniz 6 ya bölmekte ayrar var böylece aç kalmamış, mideyi çok doldurmamış olursunuz.
  • Süt çok gerekli kemiklerinizin sağlığı için, çünkü bebek sizin kalsiyumunuzu kullanıyor bu yüzden süt içemiyorsanız mutlaka yoğurt, ayran ve peyniri bol bol tüketin.
  • Ara öğünlerde kuru incir, kuru kayısı, ceviz, badem yiyin. Ben yaban mersini de yiyorum çok seviyorum.
  • Yağı azaltın sağlıklı yağlar tüketin. Hiç yağsız yemenin sağlıklı olmadığını bilin.
  • Tuzu azaltın. Kesinlikle tamamen kesmeyin.
  • Şekerden mümkün olduğunca uzak durmakta fayda var.
  • Doktorum bana çay kahve az olmak kaydıyla içebilirsin dedi. Çook açık çay içiyorum azalttım çayı ama tamamen bırakmadım. Günde bir Türk kahvem bile var:)
  • Balık yağı Omega 3 çok faydalıymış araştırın doktorunuz da verecektir zamanı geldiğinde.
  • Folik asitin önemini artık hepimiz biliyoruz. Zaten hamile kalmadan başlamakta fayda var.
  • Hamilelikte su ihtiyacı artar. günde en az 3 litre su için.
  • Bağırsak hareketleriniz de hamilelikle birlikte yavaşlayabilir. Lifli gıdalara ağırlık vermek gereklidir.
  • Bebeğinizin sağlıklı gelişimi için protein çok önemlidir
Biraz da hamilelikte uzak durmamız gereken yiyeceklerden bahsedeyim:
  • Pişmemiş çiğ etlerde uzak durum. Sushi'yle bir müddet vedalaşın.
  • Meyve ve sebzeleri çok çok iyi yıkayın
  • Toksoplazma riski çok önemli araştırın bundan korunmaya çalışın.
  • Maydanoz zararlı diye birşey okudum tıbben böyle bir araştırma bulamadım doktorların da söylediği birşey değil. Yiyenlere de birşey olduğu görülmemiş. Belki içindeki bir madde bunu yapıyordur. Endişeniz varsa tüketmeyebilirsiniz. Nane için de aynı şeyi duydum.
  • Kan şekerinizi hızlı yükseltip düşürecek aşırı şekerli gıdalardan uzak durun.
  • Katkı maddeli yiyecekleri mümkün olduğunca tüketmeyin.
  • Kesinlikle alkol almayın.
  • Yüksek oranda cıva içerebilecek balıkları tüketmeyin. Konserve balıkları haftada 2 kereye kadar yiyebilirsiniz.
  • Çiğ yumurta da zararlı. Yumurtayı iyice pişmiş olarak tüketin.
  • Adaçayından kesinlikle uzak durun. Sinameki de zararlı.

Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı

Hafta sonu CNR Expo'daki Anne, Bebek ve Çocuk Ürünleri Fuarı'na gittik. Çok karmaşa hakimdi ortama. Diğer bölümleri bilmem ama tüketici ürünlerinin hepsi 3 numaralı Hall 'e sıkıştırılmıştı. Diğer bölümler ticari alımlar içindi sanırım. Öyle bakıp kaçtık çok verimli bir fuar olduğunu düşünmüyorum. Tek avantajı ileride nelere ihtiyacımız olabilir herşeyi toplu olarak görmek oldu. Ayın başında Lütfü Kırdar'da olmuş o kesinlikle daha güzelmiş biz ona gidememiştik daha çook yeniydi bizim bebiş:) Artık bir dahaki sefere.

22 Ocak 2013 Salı

Olumlu düşünmenin önemi

Hamilelik döneminde insan ne kadar endişeli bir insan haline dönüştüğüne inanamıyor. Korkularımız, doğum korkusu, kilo alma korkusu, çocukla birlikte değişecek hayatın korkusu, çocuğu kaybetme korkusu... Bu korkuları hissetmemiz çok normal ancak endişe ve korkuların vücudumuzda yarattığı olumsuzluklardan elbette bebeğimiz de etkilenebilir. Sakin ve huzurlu bir hamilelik geçirmenin önemini hepimiz biliyoruz. O zaman her konuda olumlu düşünmeli, korkularımızla hayatımıza bu olumsuzlukları çekmemeyi öğrenmeliyiz. Beynimiz biz neye inanırsak neyi çağırırsak onu gerçekleştirmek için uğraşır. O zaman güzel şeyler düşünerek hayatımıza tüm güzellikleri çekelim. Göreceksiniz ki artık o olumsuzluklar uzaklaşmış gitmiş. Bu gerçekten bu kadar kolay sadece denemek denemek..

8. haftamız

Bu hafta 8. haftaya girerken bende hala pek bir bulantı yok. Arada bulanıyor. Feci bir mide yanması var asla aç kalamıyorum ve sürekli birseyler yeme ihtiyacı hissediyorum. Normalde eve girmek istemeyen ben, akşamları koltuğa kıvrılacağım saatleri iple çekiyorum. Ama bende öyle çok fazla uyku durumu olmadı. Yine de eskisinden daha fazla koltukta uyuyakalıyorum. Bu haftalarda duygusallaşmalar iyice had safhaya çıkıyor. Reklamlar bile ağlatmaya yeter bazen biz hamileleri. Kilo alımı olmadığı, göbek çıkmadığı için insan henüz hamile olduğunu anlayamıyor. Canım  hep sağlıklı şeyler çekiyor. Bir tek rengarenk cupcakeler gürünce gözüm dönüyor her seferinde onun dışında normalde çikolatalara saldıran ben hamilelikte canım şimdilik çok tatlı istemedi bakalım. Doktor 1 ay sonra gelin dedi zaten 12. hafta dolacak ve ondan sonra artık herkese söyleyebileceğim bu güzel haberi:)

Hamilelikte ne okuyalım

Hamilelik döneminde insan birdenbire daha önce hiç ilgisini çekmediği için fikir sahibi de olmadığı konuların içinde buluyor. Haliyle binlerce soru üşüşüyor başına. Her dakika doktoru da darlamak olmaz. İnternette de özellikle konu sağlık olduğunda güvenilir kaynak bulmak önemli. Doktorların hazırladığı çeşitli siteler var ben onlardan çok yararlandım. Bir de  okuyabileceğiniz kitapların listesini derledim belki faydası dokunur.

  • Siz Bebeğinizi Beklerken: Mehmet Öz yazmış olduğu için güvenilir bir kaynak. Onun programlarını çok seven biri olarak bu kitabı almamam düşünülemezdi.
  • Annelik ve Bebek Bakımı: Bu kitap yıllardır var 2012 versiyonunu bulmak gerekiyor ben ondan almıştım. Bu kitaba bayıldım.
Bunların dışında daha çooook kitap var internette araştırın ya da büyük bir kitapçıya gidin kendinizi kitaplar kaptırın. Ben kitapsız bir hayat düşünemiyorum. Bunlar bitince çocuk bakımıyla ilgili kitaplara başlayacağım birkaç ay sonra. Şimdi hamileliğin tadını çıkarma vakti. Daha o konuya gelemedim. O konuyla ligli yazılarım da gelecek bekleyin dostlar:)

Puset ve ana kucağı sorunsalı


Daha çok erken diyeceksiniz ancak benim pusetlerle ilgili şimdiden çok ilgim var. Çünkü birçok arkadaşım bebek sahibi olduğu için onlardan görüp öğrenme fırsatım oldu. Ben de internetten biraz bakmaya başladım. Aslında bir süredir alışveriş merkezlerinde de sessiz bir kamu oyu yoklaması yapıyorum yani bütün arabalara göz ucuyla bakıyorum en çok hangi markayı tercih etmişler hangi boy çocuk için nasıl bir araba seçmişler rahat açıp kapatıyorlar mı aralardan kolaylıkla geçebiliyorlar mı yoksa zorluk mu çekiyorlar. benimkisi fazlaca ilgi. Kiminiz hiç bu konuda araştırma yapmayıp görüp beğendiği puset alabilir kimi aylarca karar vermez, kafası karışıp durur. İkisi de çok normal bence. O kadar farklı araba ve dikkat edilmesi gereken o kadar nokta var ki? Peki puset ve bebek arabası seçerken hangi konulara dikkat etmek gerekir? Öncelikle ben puset ve bebek arabası arasındaki farkı çok anlayamadım. bebek arabası sanki 4 tekerlekli klasik arabalara deniyor da Pusetler daha janjanlı, travel sistem olabilen, özellikli vs mi oluyor acaba ama baston pusetler de var.. neyse bu konunun  cevabını bulamadım ama siz internet sitelerindeki ürün sınıflandırmalarına takılmayın hepsine bakın birçok arabanın yanlış kategoriye eklendiğini farkettim ben.
  • Öncelikle en önemli şey güvenlik diyeceksiniz ancak artık bütün firmalar emniyet kemerlerine özen gösteriyor. O yüzden belki iskeletinin sağlamlığına, manevra yaparken devrilip devrilmeyeceğine.. vs bakabilirsiniz.
  • Çoğu araba için ilk 6 ay ana kucağı ile kullanabiliyor olmak bence büyük bir avantaj. Ben puset ararken bu noktayı önceliklendiriyorum çünkü oto koltuğu bir zorunluluk ve zaten bebek oto koltuğunda uyumuşsa ben onu alıp pusete takabiliyor olmak isterim. Araştırmalardan ve herkesin ağız birliği yapmış gibi bir markayı seçmesinden anladığım kadarıyla ana kucağı oto koltuğu için Maxi Cosi açık ara 1 numara. Artık çoğu marka Maxi Cosi anakucağı için adaptörlerle pusetlere bağlanacak şekilde geliştiriyor arabalarını
  • Çift yönlü kullanabilmeniz çok önemli. İlk aylarda size dönük olması bebeklerinize güven verir. Sonraki aylarda da karşıya dönük kullandığınızda yolu izleyip eğlenmesini sağlar. Bir de rüzgarın yönüne göre de arabanızı ayarlamanızı sağlar bence çok önemli. Bu noktada birçok puset eleniyor mesela.
  • En önemli noktalardan biri puseti tek başınıza rahatça açıp kapatabilmek. Bunu mutlaka kendiniz deneyin. Satıcılar alışmış hepsini kolayca açıp kapatıyorlar. Ancak biraz minyonsanız koskoca hantal bir arabayla boğuşmak sizi her gün canınızdan bezdirebilir. Tek elle açılıp kapanan çok az puset var tek elle kapanması en iyisi ama çok mümkün olmuyorsa en azından minimum hareketle kolayca açılıp kapansın bir de koltuğu üzerindeyken açılıp kapanabilsin (ana kucağı varken mümkün değil kapanması normal standart koltuğundan bahsediyorum) Çoğu modelin koltuğunu çıkarmanız gerekiyor ki bu da ekstra zorluk demek. Bir de hafif olmalı 10 kiloyu geçince çok sıkıntılı oluyor. Arabanızın bagajına sığmasına da dikkat etmeli.
  • Tekerleklerde süspansiyon olması bebeğinizin girinti çıkıntılı bozuk yolları daha az hissetmesine yarar.Mümkünse 4 tekerlekte de olsun. Yoksa 2 tekerlek de kabul. Bir de şişme tekerlekli pusetler var ben şişme tekerlerin hep indiğini gördüm dolaysıyla tercihimi dolgu tekerlerden yana yapacağım.
  • 3 tekerlekli araba devrilir diye bir hurafe var bunu diyen kişiler fizik okumamış mı acaba. 3 ayaklı birşey her zaman 4 ayaklıdan daha dengelidir, kolay kolay devrilmez.
  • Bazı arabalar güzel ama kumaşları sebebiyle eleniyorlar. Kumaşın terletmeyecek, bebeğinizin hassas cildini rahatsız etmeyecek şekilde olmasına dikkat etmeli.
  • Alt sepeti biraz büyükçe olsa hiç fena olmaz çünkü onu çok kullanacaksınız. Ama sepeti için puset kararı verilmez bence.
  • Portbebe bence çok kullanışsız ve gereksiz. Ben almayı düşünmüyorum. Ana kucağı yeterli diye düşünüyorum. Dolayısıyla portbebeli travel sistemlere kanmamak lazım.
Bir de baston pusetler var 5-7 kilo civarında kolay taşınan hafifi pusetler. Bazı ebeveynler önceleri ana kucağı ile kullanılabilen pusetler kullanıp çocuk daha sonra büyüyüp de o ağır arabaları yerinden oynatamaz duruma geldiğinde baston pusete geçip çok rahat ediyorlar. Baston pusetlerin fiyatı da oldukça uygun.

Karışık yazdıysam kusura bakmayın ancak dikkat etmemiz gereken noktalar işte bu kadar çok dolayısıyla en uygun kombinasyonu bulmak kolay olmayacak:) Maalesef bu özelliklerin hepsini tek bir arabada bulmak çok zor. Önümüzdeki günlerde puset markalarıyla da ilgili bir yazı yazarım çünkü onlar hakkında da birkaç diyeceğim var:)

Kanguru mu Sling mi

Son yıllarda sürekli bir sling furyasıdır gidiyor. Bana sorarsanız ben pouch sling i kullanabilirim düye düşünüyorum, hani şu ayndan çanta gibi takılanları. İleriki aylarda mutlaka satın alacağım bir deneyeceğim. Wrap slingler iste sanki rahat değilmiş insanı sıkarmış terletirmiş gibi geliyor. Yaz aylarında pek tercih edileceğini düşünmüyorum. Bir de sling takan baba görmedim ama kanguru ise hafta sonları bütün babalarda ver neredeyse sanki mutlu görünüyorlar rahatça bebeklerini taşıyorlar. Demek ki bir kanguru bir de benim için pouch sling edinmek gerekecek. Daha tabi hiçbirşey almıyoruz bebiş için. Önce bir 3 ay dolsun da:)
Bir de mei tai diye birsey var ama o daha çok kanguru gibi geldi bana. Hepsini deneyip sizin için en uygun hangisiyse onu seçmeli çünkü herkes farklı şekilde rahat edebilir bence.

Doğru doktor seçimi

Hamile kalmaya karar verdiğinizde doktor seçiminiz de büyük önem taşır. Ben şanslıydım ki çok güvendiğim, konusunda çok başarılı bir doktorum vardı ve hatta onun doğum yaptırdığı bir kişiyi de tanıyordum. Dolayısıyla içim çok rahattı. Eğer doktorunuzdan emin değilseniz kendinizi rahat hissetmiyorsanız doktor değiştirmekten korkmayın. Bu uzun maratonda bu kişi her sorunuzu bıkmadan cevaplayabilmeli. İstediğinizde ona ulaşabilmelisiniz bunu unutmayın.

Anne olmak ya da olmamak

Anne olmaya karar vermek kuşkusuz insanın verebileceği en zor kararlardan biridir. Bu kararı verirken elbette karşımızdaki kişinin, eşimizin kararı da oldukça önemlidir. İleride çeşitli hayal kırıklıkları ve mutsuzluklar yaşamamak için birlikte oturup uzun uzun konuşulmalıdır. Erkek nasıl olsa alışır kabullenir diye bir durum maalesef yok. Eşinizin korkuları vara konuşarak onları düzeltmeye çalışmalısınız. Sonra zaten bir gün mutlaka kendisi de isteyecektir. Sabrın solu selamet demişler:) Peki siz bu kararı nasıl alacaksınız? Buna hazır mısınız. Bir kere mental olarak istemek başka şey, hormonlarımızın buna hazır olmaması bambaşka birşey. En olmadık zamanda hormonlarınız çocuk isteyip durur ancak insanlar duymazdan gelir sonra bir bakarsınız ki kariyer koşturmacasından yaş geçmiş bu sefer yaşım geçiyor diye çocuk yapılır bu mantıklı bir karardır ben daha duygusal olarak alınması taraftarıyım. Hayatımda hiç çocuk istemeyenlerdendim. Hatta evet çocuk görünce ayy ne korkunç bağırıyor olay çıkarıyor diyenlerdendim. Çocuklarıyla boğuşan restaurantlarda tatil köylerinde alışveriş merkezlerinde tepinen çocukları görünce ne güzle ben hiç çocuk yapmayacağım derdim. Ancak gün geliyor hormonlarınız birden bire açığa çıkıyor. Hamilelere özenmeye çocukları deli gibi sevmeye başladığınızda bilin ki doğru zaman gelmiştir. Hayat çok ilginç. Asla evlenmeyeceğim derdim evlenince herkes şaşırdı ama çocuk haberine daha da çok şaşıracaklar hiç kuşkum yok. Bakalım önümüzdeki günler bize neler gösterecek..

Yeni Blog yeni heyecan

İçten sevgi dolu bir merhaba :) Her zaman bir şeyler yazmak istemiş hatta belki bu konu değil ama çok farklı konularda kitap yazmak istemiş biri olarak bunca yıldır blog yazmaya başlayamamış olmak benim için bir utanç sebebi olabilir. Ben bu bloga güzel bir haber sonrasında başlamaya karar verdim. Ufak bir bebeği dünyaya getirecek olmak artık hayatımda bir şeyleri değiştirmem gerektiğinin göstergesi değil de neydi? :) Eveett 30'uma 1 kala aldığım bu güzel haberi daha kimseler bilmiyorken buradan duyurabilirim sanırım:) 8. haftadayız. Kafamda binlerce soru var korkuyorum belki ama mutlu hissediyorum :) Bu vesileyle sizlere de merhaba deniş oldum. Annelik ve bebek konularıyla ilgili araştırma yaparken blogların oldukça faydalı olduğunu, insanların paylaşımda bulunarak meraklarını ve endişelerini yendiklerini, eğlendiklerini ve öğrendiklerini farkettim. Ben daha naçizane bir şey bilmiyorum bu konularda ancak benimle birlikte öğrenmeye ne dersiniz? Haydi bakalım birlikte bu uzun yolculuğa çıkarak beraber büyüyelim:)